Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden Türkiye Teknoloji Seçime Doğru
Değirmenler Höyüğü tarihi aydınlatacak
Değirmenler Höyüğü tarihi aydınlatacak
Voleybolda Emniyet Müdürlüğü farkı
Voleybolda Emniyet Müdürlüğü farkı
Büyükşehir’den Şehir Hastanesi bağlantı yolu projesi
Büyükşehir’den Şehir Hastanesi bağlantı yolu projesi
EİT 2025 hazırlık süreci devam ediyor
EİT 2025 hazırlık süreci devam ediyor
Karayazı’da sağanak yağış sele dönüştü
Karayazı’da sağanak yağış sele dönüştü
HABERLER>EKONOMİ
11 Haziran 2014 Çarşamba - 06:47

Ziraat Fakültesi bir ilki gerçekleştiriyor

MUHAMMED COŞKUN-Son yıllarda ABD başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde popüler olan Kinoa bitkisi Türkiye’de yeni yeni tanınmaya başladı. Üreticilerden gelen yoğun talepler doğrultusunda Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesinde Kinoa ile ilgili çalışmalar başladı.

Ziraat Fakültesi bir ilki gerçekleştiriyor

Son yıllarda ABD başta olmak üzere Avrupa ülkelerinde popüler olan Kinoa bitkisi Türkiye’de yeni yeni tanınmaya başladı. Üreticilerden gelen yoğun talepler doğrultusunda Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesinde Kinoa ile ilgili çalışmalar başladı.

Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesi Tarla Bitkileri Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Mustafa Tan, “Kinoa bitki son yıllarda ülkemizde de sık sık duyulmakta olup, gerek tüketiciler ve gerekse üreticiler tarafından yoğun ilgi görmeye başlamıştır. Ülkemizin Adana, Ankara, Yozgat, Mersin, Adıyaman, Konya, Eskişehir, Zonguldak, Kırşehir, Erzincan ve Iğdır gibi illerinde bu bitkinin yetiştiriciliği ile ilgili girişimler yapılmaktadır. Üreticilerden gelen yoğun talepler doğrultusunda fakültemizde Kinoa ile ilgili çalışmalar başlatılmıştır.” dedi

Kinoa’nın ülkemizin bitkisi olmadığını, bu anlamda çeşit temini, ekim-hasatta mekanizasyon ve pazarlama gibi sorunların olduğunu belirten Prof. Dr. Tan, üreticilere bitkiyi tanımadan yetiştiricilik faaliyetlerine girilmemesini tavsiye eti. Tan, Türkiye’de bu bitkiye yoğun talep oluşması nedeniyle, üreticilerin sorunlarına çözüm bulabilmek ve sorularını cevaplandırabilmek için Atatürk Üniversitesi Ziraat Fakültesinde bilimsel çalışmaların planlandığını ifade etti.

NASA'NIN ÖZEL GIDASI

Anavatanı oldukça soğuk ve yüksek platolara sahip Güney Amerika’nın batı kıyısındaki And Dağları bölgesi olan Kinoa, ağırlıklı olarak Kolombiya, Arjantin, Peru, Bolivya, Şili ve Ekvador’da yetiştiriliyor. Prof. Dr. Tan, “Son yıllarda beslenme ve diyet programlarında çok sık bahsedilen Kinoa, ülkemiz için yeni bir bitkidir.  Güney Amerika kıtası kökenli olan bu bitki tek yıllık bir tür olup, tohumları pirinç ve bulgur gibi pişirilip insan beslenmesinde, otu ise hayvan beslemede kullanılmaktadır. Son zamanlarda popülerliği artan Kinoa bitkisi çeşitli araştırmalarda ve basında geniş yer bulmaya başlamıştır. Bitki ülkemizde yeni yeni duyulmaktayken, Avrupa ülkeleri ve ABD’de yıllardır yaygın olarak tüketilmektedir. NASA tarafından astronotlarının beslenmesinde kullanılan bu bitkiye dikkat çekmek için Birleşmiş Milletler 2013 yılını ‘Kinoa Yılı’ ilan etmiştir. Modern dünya Kinoa’yı kurağa dayanıklılığı ve sahip olduğu üstün besleme değerinin ortaya çıkmasıyla fark etmiştir. Bitkinin tohumlarının tahıl ve bakliyatlar gibi insan yiyeceği olarak ticareti her geçen gün yaygınlaşmaktadır. Ülkemizde de büyük marketlerde kilosunun fiyatı 40-50 liradan satışı yapılmaktadır.” dedi.

PROTEİN DEPOSU

Kinoanın ilk olarak 5 bin yıl kadar önce İnkalar, tarımsal besin ürünü olarak yetiştirildiği tahmin edildiğini ve buğday ile pirince alternatif bir besin kaynağı olarak öne çıktığını ve  zengin protein değerlerine sahip olduğunu belirten Tan, “Kinoa insanlar için son derece besleyici bir besindir. Protein, kalsiyum, demir, E ve B vitaminlerince zengindir. Tohumunda yağ oranı düşük, buna karşın protein içeriği oldukça yüksektir. Üstelik protein yapısı buğdayda olduğu gibi gluten şeklinde değildir ve hazmı daha kolaydır. Buğdaya göre liysin ve kazein bakımından zengin, tohum amino asit içeriği insan ve hayvan beslenmesi için dengeli olarak kabul edilir. Gluten içermediği için çölyak hastaları ve gluten alerjisi olanlar için son derece değerlidir. Beslenme uzmanları tarafından önemli bir diyet besini olarak kabul edildiği için Amerika ve Avrupa’da tüketicilerin gözdesi haline getirmiştir. Bu nedenle Güney Amerika ülkelerindeki üretimin büyük bir bölümü ABD ve Avrupa ülkelerine ihraç edilmektedir. Bununla birlikte birçok dünya ülkesinde bitkinin yetiştiriciliği ile ilgili önemli çalışmalar başlatılmıştır.” diye konuştu.

 
Memur-Sen: ‘Saldırganlara hak ettikleri ceza verilmeli’
 
488 kursa 12 bin kursiyer katıldı
YORUMLAR
Toplam 11 yorum var, 10 adet görüntüleniyor. Onay bekleyen yorum yok.

Küfür, hakaret içeren; dil, din, ırk ayrımı yapan; yasalara aykırı ifade ve beyanda bulunan ve tamamı büyük harflerle yazılan yorumlar yayınlanmayacaktır.
Neleri kabul ediyorum: IP adresimin kaydedileceğini, adli makamlarca istenmesi durumunda ip adresimin yetkililerle paylaşılacağını, yazılan yorumların sorumluluğunun tarafıma ait olduğunu, yazımın, yetkililerce, fikrim sorulmaksızın yayından kaldırılabileceğini bu siteye girdiğim andan itibaren kabul etmiş sayılırım.
 
Eser yok laf çok 11 Haziran 2014 Çarşamba 22:57

Ortaya bir eser koyamayan lar sadece eleştiri yapıyor

Yorumu oyla      7      4  
Mami 11 Haziran 2014 Çarşamba 22:13

Baksan yine geriden takip ediyoruz. Bu şehirde ziraat fak. 50 yıldır var. Koskoca arazileri almışlar. Yazık ya yine Avrupa yı geriden takip ediyoruz. Demek ki üniversitelere yeni binalarla yapmakla olmuyor araştırmak ve bilim yapmakla oluyor.

Yorumu oyla      6      4  
Bu kim ya 11 Haziran 2014 Çarşamba 18:59

Madem bu kadar bilesin açık ismini yaz.

Yorumu oyla      6      4  
Sayın Ejder Tepesi 11 Haziran 2014 Çarşamba 16:36

Okudum. Anladım. Herhalde üniversiteden cevap veririler.

Yorumu oyla      6      4  
erzurumlu-4 11 Haziran 2014 Çarşamba 14:47

Halbuki üniversitede mesai mefhumu olmaz. Mesela bir Prof. İstanbul Üniversitesi-İktisat Fakültesinde tam 40 öğretim üyesinin ana, baba, oğul,gelin olduğunu, burasının akraba fakültesini olduğunu isimleriyle yazdı. Arkadaş ben yalnızca bu saltanat sürmenin çok cüzi bir kısmını yazdım.Gerekirse daha çok şey yazarım.tatmin olmadınızsa söyleyiniz devam edeyim. 24 saat sıcak sulu lojmanlar, üniversitenin çiftliğinden gelen yağ, bal, peynir, süt, sebze, meyve, ter atmak için saunalar, bowling salonları, yürüme yolları,son model araçlar,idarecilerde son model 400 bin TL’lik makam araçları,sekreterler, hizmetçi orduları, yazlık ,kışlık kamplar,pahalı tefriş edilmiş makamlar,yok yok.Yav kardeşim padişahlar üç kıtaya, 20 milyon km2ye hükmettiler, böyle saltanat sürmediler.Bu saltanatı sürüyorsanız bari üretin,satın bu ülkenin refahına katkınız olsun.Hoşça kal.Selamlar.

Yorumu oyla      6      4  
ejder tepesi-3 11 Haziran 2014 Çarşamba 14:47

Zaten olmuyor. Gelişmiş ülkelerdeki alımlarda olan “proje asistanlığı, post doktora” gibi kriterler yok bizde Hiç üniversite akademik personel alırken ;cemaatçı,tarikatçı,şeriatçı, ülkücü, milliyetçi, ulusalcı, laik, oğul,kız,gelin,damat, dayı,hala,oğlu gibi kriter koyar mı? Hayır koymaz. Koyduğu ve bu referanslarla aldığı için ABD’de 1 milyon kişiye 5 bin patent,İsviçre’de 3 bin patent düşerken,bizde sadece bir paten düşüyor.Üniversiteleimiz;ilim,bilişim,teknoloji, paten üretemiyor. Katma değeri yüksek teknolojik madde üretip satamıyor. 13bin prof.12 bin doçentten biri halen daha Nobel Ödülü alamdı.Dünyanın 100,200,300,400 üniversitesinde yokuz.500’de de 5 üniversitemiz var.Üniversitelerimiz halen daha ezbere dayalı,pasif, klasik eğitim uyguluyorlar.Araştırma ön palnda değil, ücretli derse girme öne çıkmış, Devlete bağlı, itaatkar insan yetiştiriliyor ve üniversitelerde,memur sabah 8,akşam 5 mesaisi uygulanıyor

Yorumu oyla      6      4  
ejder tepesi-2 11 Haziran 2014 Çarşamba 14:47

vehamettedir.Önceki YÖK başkanı Özcan, baba,ana,oğul, gelin,damat, dayı,hala oğlu vb. hepsi üniversitede demişti. Öyle değil mi ? Örneğin, Sayın Prof.Dr.Namık Açıkgöz ( rektörlükte yapmış), “ Alınan personel, eş,dost ve akrabaların şartlarına denk getirilerek alınıyor. Adrese teslim akademik personel ilanları ile akraba çiftliğine çevrilen üniversiteler, personel alımlarını yine aynı yöntemlerle sürdürüyor.Adayların isimleri hariç, bütün özelliklerinin yer aldığı ilanlar tepki çekiyor” vb.Hatta birçok akademisyen eş,dost ve akrabalarla doldurulan üniversitelerin, akademik çalışmalar yapmaktan uzaklaştığını söylüyorlar. Mesela Namık Kemal ve Recep Tayip Erdoğan üniversitelerinde bunlar olmadı mı? Bu ülke bunlara şahit olmadı mı ? Yine her şey istedikleri gibi gidiyor. Mesela,N.K.Ü. “18.yy şairi Asaf ve Divanı üzerinde çalışma yapmış olmak” diye ilan verilerek açık açık alınacak kişi belli.Böyle bir üniversite ve böyle bir bilimsel zihniyet olur mu ?

Yorumu oyla      6      5  
ejder tepesi-1 11 Haziran 2014 Çarşamba 14:45

Sayın Ejder Tepesi diyen arkadaş, biz bu yorumumuzda, saltanattan değil, “saltanat sürmek”ten bahsettik. Saltanat: Bir ülkede hükümdarın, padişahın,sultanın egemen olmasıdır. Saltanat sürmek ise bir deyimdir. Bu deyimin anlamı da : Bolluk ve zenginlik, gösteriş içerisinde yaşamak ve hüküm sürmektir. Bir başka anlamı ise : Birinin bir işte, bir yerde bulunan kimseler üzerindeki egemenliğidir. Şimdi siz diyeceksiniz ki bunun bizimle yani, üniversiteler ile ne ilgisi var. O zaman lütfen, bu yorumu sonuna kadar okuyunuz. Sayın arkadaşım, bu ülkede üniversiteler yıllarca ve halen daha, bir aile albümü halinde çalışmaktadırlar. Her türlü imkana rağmen, ne yazık ki ürettikleri bir şey yoktur. Başta cemaatçı bir rektör var ise, ağzı ile kuş tutan olsa bile üniversiteye girmesi mümkün değil. Eğer başta ülkücü, milliyetçi, tarikatçı,şeriatçı,ulusalcı,laik rektörler var ise durum aynı hiç değişmiyor.İşte size, saltanat sürmenin bir egemenliği. Arada bir tek tük kaçaklar olsa da durum bu

Yorumu oyla      6      4  
Sayın Ejder Tepesi 11 Haziran 2014 Çarşamba 12:50

Üniversite ile ilgili haberlerden bir tanesine OLUMLU yorum yapsanız, nazar değecek herhalde!! Çalışıyorlar, gayret ediyorlar. Kolay mı buluş yapmak? Önce hizmet edecek, kadrolar yetişecek, olanaklar sağlanacak vs. SALTANAT dediğiniz şey nedir? Sürekli yorumlarınızda? Siyasileri deseniz anlarım, hizmet etmek için gelip te, hizmet ettirenleri (Belediye, Odalar vs) deseniz anlarım. YÖK'e saldırın, TÜBİTAK'a saldırın , ne bileyim üniversitelere yön veren bakanlıklar var, onlara ders verin. Hocaların hükmü geçse geçse talebelerine geçiyor. Nedir bu saltanat açıklayın da öğrenelim bare. Önerim, azcık ta olsa OLUMLU olmaya gayret edin.

Yorumu oyla      7      5  
ejder tepesi 11 Haziran 2014 Çarşamba 11:15

Ben de sandım ki yeni bir teknolojik eser buldular icat ettiler,dünyaya satıyorlar.Oh ne hoş !..Yabancılar çalışsın,çabalasın, bulsunlar, siz de yatın,saltanat sürün bunu oralardan milyon dolarlar vererek ülkeye getirin,bunun adı da ilk olsun he.Nerede bu yoğurdun bolluğu ? Bu tür şeyleri bir de siz üretin ne olur ? Yetmedi mi yattığınız, saltanat sürdüğünüz.Yetmedi mi bu fakir-fukaranın parasını har vurup harman savurduğunuz,yetmedi mi ? Siz ne zaman uyanıp da bu şehire ve bu ülkeye hizmet edeceksiniz ?

Yorumu oyla      7      6  
FACEBOOK YORUM
Yorumlarınızı Facebook hesabınız üzerinden yapın hemen onaylansın...
KATEGORİDEKİ DİĞER HABERLER
Erzurum'un kredi gerçeği
MAHMUT AKDAĞ-Erzurum Doğu Anadolu Bölgesi seçilmiş illeri bazında takipteki ...
İŞKUR Erzurumlunun umut kapısı
Muhammed Coşkun-İŞKUR il Müdürü Ötügen TYÇ kapsamında 850’si Milli Eğitim, ...
Haliloğlu’ndan ezber bozan açıklama
Muhammed Coşkun-Ziraat Fakültesi Bitki Bölümü Hocalarından Prof. Dr. Kamil ...
 
DAİB Bilgilendirme Seminerleri devam ediyor
Doğu Anadolu İhracatçılar Birliği(DAİB) bilgilendirme seminerlerine Erzurum'da devam edildi.
Aşkale’de kadın çiftçilere ekipman desteği
Erzurum’un Aşkale İlçesi’nde Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğü ...
Erzurum KOBİ’lerine küresel ekonomi eğitimi
Türkiye’de, aralarında Erzurum’un da bulunduğu 15 merkezde uygulamaya ...
 
Vergi mükellefi sayısında yüzde 0.79’luk artış
MAHMUT AKDAĞ-Erzurum Vergi Dairesi Başkanlığı Mayıs 2014 dönemi il faal ...
Erzurumlu zam korkusu yaşıyor
MAHMUT AKDAĞ-11 ayın sultanı olan ve içinde bin aydan hayırlı Kadir Gecesini ...
Havalimanı performansında yüzde 18’lik artış
Mahmut AKDAĞ-Erzurum Havalimanından bir ayda 641, beş ayda 3 bin 428 uçak ...
 
ÇOK OKUNANLAR
ÇOK YORUMLANANLAR
ARŞİV
ANKET
Erzurumspor’un Yeni Sezon Önceliği:

a. Ligde kalmak
b. Playoffa kalmak
c. İlk iki için mücadele


Sonuçları göster Anket arşivi
Ana Sayfa Guncel Asayiş Siyaset Ekonomi Eğitim Kültür-Sanat Sağlık-Yaşam Spor Araştırma İnceleme Bölgeden
KünyeKünye FacebookFacebook TwitterTwitter Günün HaberleriGünün Haberleri