Yılmaz, “Bugün “belirli bir kesim kazanırken, Anadolu sermayesinin kaybettiği” değil, doğusuyla batısıyla herkesin kazandığı bir Türkiye var. Bugün, Türkiye’nin her zamankinden daha güçlü olması gereken bir dönemdeyiz.’ dedi
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, "Büyük ve güçlü Türkiye yolunda yine gece gündüz çalıştığımız bir haftayı geride bıraktık. Güven ve istikrar zemininde Türkiye Yüzyılı hedeflerimize ilerliyoruz. Ekonomik alanda belirsizliği azaltmak ve depremin etkilerini bertaraf etmeyi odağımıza alarak doğusuyla batısıyla ülkemizin tümü için çabalıyoruz. Yaşanan büyük deprem felaketinin etkilerine ve küresel ekonomideki zorluklara rağmen Türkiye ekonomisi, istikrarlı ve güçlü yapısını korumaktadır. Türkiye Yüzyılı vizyonumuz, sadece bir hedef değil, milletimizin her ferdinin geleceğine dair güçlü bir adanmışlığı temsil ediyor” dedi.
“Yıllık enflasyon son üç ayda 23,5 puan geriledi”
Son 22 yılda, objektif bakanların takdirini kazanan, Türkiye’nin eksiklerini gidermek adına tarihi adımlar attıklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Yılmaz,” Her zaman önceliğimiz, vatandaşımızın sorunlarına çözüm üretmek, dertlerine derman olmaktır. Bu çerçevede, hayat pahalılığının insanlarımız üzerindeki etkilerini azaltmak için büyük çaba harcıyoruz. Ekonomi programımıza sadık kalarak attığımız adımların olumlu sonuçlarını almaya başladık. Enflasyon, Haziran ayından itibaren düşüş eğilimine girdi ve bu trend, Ağustos ayında da devam etti. Yıllık enflasyon son üç ayda 23,5 puan geriledi. İşsizlik oranındaki iyileşme, hedeflerimizin bile ötesine geçti” dedi.
“Brüt rezervlerimizde 50 milyar dolar, net rezervlerde ise 80 milyar dolardan fazla bir artış kaydettik”
Yılmaz, "Depremin ağır etkilerine rağmen, kamu maliyesini hızla toparlayarak cari açığı azalttık ve dış dengede kayda değer bir iyileşme sağladık. Ekonomik direncimizi artıran bir diğer unsur ise rezervlerdeki artış oldu. Brüt rezervlerimizde 50 milyar dolar, net rezervlerde ise 80 milyar dolardan fazla bir artış kaydettik. 150 milyar dolara ulaşan rezervlerimiz, ülkemizi dış şoklara karşı daha dayanıklı hale getiriyor. 2024 yılında kredi notu üç kuruluş tarafından artırılan tek ülke Türkiye oldu. Geçen yıl başlattığımız Orta Vadeli Programımızı, 2025-2027 dönemini kapsayacak şekilde daha da güçlendirdik. Programımız, ekonomiyi yatırım, üretim, istihdam ve ihracat odaklı büyütmeyi hedefliyor. Yüksek katma değerli üretim ve yenilenebilir enerji yatırımlarıyla cari açıkta kalıcı iyileşmeyi sağlayacağız. Bu süreçte yatırım, istihdam, üretim ve ihracat odaklı dengeli ve sürdürülebilir büyüme hedefimiz doğrultusunda 81 ilimizle ilerliyoruz” dedi.
"Bugün herkesin kazandığı bir Türkiye var”
Yılmaz, “Bugün “belirli bir kesim kazanırken, Anadolu sermayesinin kaybettiği” değil, doğusuyla batısıyla herkesin kazandığı bir Türkiye var. Bugün, Türkiye’nin her zamankinden daha güçlü olması gereken bir dönemdeyiz. Birlikte çıktığımız bu kutlu yolda, hepimiz omuz omuza, gönül gönüle ilerlemek zorundayız. Bu dava sadece bir siyasi hareket değil, milletimizin asırlardır özlem duyduğu büyük idealleri gerçekleştirme mücadelesidir. Sizler, bu mücadelenin sarsılmaz neferlerisiniz! Unutmayalım ki, her bir kapıyı çalmadıkça, her gönüle dokunmadıkça hedeflerimize ulaşamayız. Biz bu millete hizmet için yola çıktık, asla durmak yok, asla yorulmak yok. Daha çok çalışmak, daha fazla ter dökmek durumundayız. Her bir vatandaşımıza ulaşacak, onların dertlerini dinleyecek, çözümler üreteceğiz. Hep birlikte, bu ülkeyi hak ettiği seviyeye çıkaracak, güçlü ve müreffeh bir Türkiye'yi inşa edeceğiz. Sadece bugünü değil, geleceği de düşünen bir siyaset anlayışıyla, her adımda milletimizin yanında olacağız. Şimdi Türkiye Yüzyılı şehirleri için harekete geçmiş durumdayız. Rehberimiz yine sizlersiniz; yol arkadaşlarımız yine sizsiniz. Rabbim birliğimizi beraberliğimizi daim etsin. Hepinizi muhabbetle selamlıyorum, Allah’a emanet olun” diye konuştu.