Polis kamerasından Gezi Gerçeği

SADIK KAHRAMAN
ANKARA (İHA) - Taksim’deki Gezi Parkı eylemlerinin Ankara ayağında, eylemciler aralarına aldıkları polisi darp etti. Kalabalığın ortasında kalan polis, protestocu grup tarafından dakikalarca tekmelenirken, olay anı kameralar tarafından kaydedildi.
Polis kamerasına yansıyan görüntülerde, Ankara’da ellerinde yasadışı sol bir örgütün flamasını taşıyan marjinal bir grubun, aralarına aldıkları çevik kuvvet polisini yere yıkarak darp ediyor. Dakikalarca sopa ve tekme ile dövülen polis baygın halde hareketsiz kalırken, göstericilerden biri, polisin kalkanını ve kaskını alarak eylemine devam ediyor. O sırada kalabalık, dövülen polisi sürükleyerek yol kenarına bırakıp eylemlerine kaldıkları yerden devam ediyor.
Öfkeli kalabalığın taş ve sopalarla devam ettikleri eylemler sırasında bazı çevik kuvvet polislerinin yere düştükleri görülüyor. Emniyetin, saldırılarla ilgili çalışmalarının sürdüğü kaydedildi.

AK PARTİ 'GEZİ PARKI'NI MASAYA YATIRDI
AK Parti Sosyal İşler Başkanlığı, Gezi Parkı olaylarının sosyo-politik sebep ve sonuçlarını değerlendirmek için çalıştay düzenledi. Çalıştayda gençlik araştırmalarına ağırlık verilmesi kararlaştırılırken, Türkiye'nin önlenemez yükselişini engellemeye yönelik uluslararası paydaşların da dikkatlice izlenmesi gerektiği vurgulandı.
AK Parti Genel Merkez Sosyal İşler Başkanlığı tarafından Gezi Parkı olaylarının sosyo-politik sebep ve sonuçlarının değerlendirilmesi amacıyla 'Perspektif Yaklaşım Çalıştayı' yapıldı. AK Parti Sosyal İşlerden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nükhet Hotar’ın ev sahipliğinde gerçekleştirilen çalıştaya; Birim Başkan Yardımcıları Prof. Dr Mazhar Bağlı, Çiğdem Karaaslan ile MKYK Üyesi Yasin Aktay, Türk Alman Üniversitesi Rektör Yrd. Prof. Dr. M. Emin Köktaş, Gazi Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Erdinç Yazıcı, Dokuz Eylül Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özkan Yıldız, Ege Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Oya Paker, gazeteci - yazar Orhan Miroğlu ve Markar Esayan katıldı.
Çalıştayda, Gezi Parkı olaylarının sosyolojik ve politik açılardan analizi yapılarak bir perspektif oluşturmak üzere çeşitli değerlendirmeler yapıldı. Çalıştayda ise gençlik araştırmalarına ağırlık verilmesi, AK Parti iktidarının yaklaşık 11 yıllık sürecinde seçimle iş başına gelemeyen ve uzun bir süre daha gelemeyeceğini gören kesimlerin olaya ilişkin katkılarının analizi planlandı.
Çalıştayda ayrıca, Türkiye’nin önlenemez yükselişini engellemeye yönelik uluslararası paydaşların da dikkatlice izlenmesi gerekliliği değerlendirildi. Süreç içinde görülen medyanın tutumu ve gerçek entelektüel yaklaşımların zayıflığı demokrasinin bir boşluğu olarak değerlendirildi. Gerek çözüm süreci, gerek Alevi açılımı, gerekse yeni demokratikleşme adımlarının aynı hızla devamı noktasında fikir birliğine varıldı. Siyasi hafızanın güçlü bir şekilde tesis edilerek önümüzdeki süreçlerde yol haritası oluşturmasındaki önemi vurgulanırken, bir kaç özel üniversitenin sürece olumsuz katkısının yanı sıra diğer üniversitelerin akademisyen görüş ve entelektüel birikimlerinin zayıf kalmasının sebepleri ve önemi de ele alındı. İyi niyetli ve sadece seslendirilen amaca yönelik eylem ve söylemlerin illegal söylem ve eylemlerden ayrı tutularak özellikle incelenmesinin gerekliliği konusunda ortak kanaat oluştu. Yaralı politik kimliklere yönelik üretilen politikaların daha iyi anlatılarak geliştirilmesinin gerekliliği ve buna yönelik öneriler paylaşıldı.
Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Nükhet Hotar ise, çalıştayın çok faydalı olduğunu, ortaya çıkan görüş ve önerilerin Merkez Yürütme Kurulunda Başbakan Erdoğan'a ileteceğini ve çalıştayın ikincisinin de yapılmasının kararlaştırıldığını belirtti. Çalıştayda Türkiye'nin geleceği için birlik ve beraberliğimizin önemine vurgu yapılırken, tam ve kesintisiz demokrasilerde iktidarları belirleyenin seçimler olduğunun bir kez daha altı çizildi.