Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına ilişkin, “Ey zalim, bu azgınlıktan vazgeç. Sırtını dayadığın güç odaklarına güvenme. Masumlara yaptığın zulüm yerde kalmaz, er geç seni bulur, tarihten ibret al. Aklını başına topla, dokunma masumlara. Dokunma bütün Müslümanların ilk kıblesi, Miraç ve İsra yadigarı Mescid-i Aksa’ya” dedi.
TARİHİ HUTBE
Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, Ankara Ahmet Hamdi Akseki Camii’nde “İhsan Bilinci: Kulluğun Zirvesi” başlıklı hutbe irad etti, ardından Cuma namazı kıldırdı. Hutbede ramazan ayının ikinci on gününde Cenab-ı Hakk’ın mağfiretine ulaşanlardan eylemesi duasında bulunan Erbaş, “İhsan bilinciyle yaşayan mümin, namazını kendine miraç kılar. Zekatıyla kazancını manevi kirlerden arındırır, malını bereketlendirir, kardeşliğini pekiştirir. Orucuyla kendisini kötülüklerden korur, bedenini ve ruhunu şifaya kavuşturur. İhsan bilicini kuşanan mümin nezaket sahibidir, kimseyi incitmez. Güvenilirdir, emanete ihanet etmez, kul ve kamu hakkına tevessül etmez. Takva sahibidir, yalan ve iftiraya, gıybet ve dedikoduya, kin ve hasede hayatında asla yer vermez” cümlelerine yer verdi.
Erbaş, ihsan sahibi olmanın halk içinde hak ile beraber olmak olduğunu vurgulayarak, “İhsan sahibi olmak, ticarette kimseyi aldatmamaktır, stok ve karaborsacılık yapmamaktır. Bir malı insafsızca, vicdansızca değerinden fazlaya satarak veya kiraya vererek insanları mağdur etmemek, fırsatçılık yapmamaktır. Rızkı helalinden kazanıp helal olana harcamaktır” ifadelerini kullandı.
Ramazanın rahmet ve bereket ikliminden istifade edilmesi gerektiğine dikkati çeken Erbaş, “Rabbimizin lütfettiği nimetleri bizler de ihtiyaç sahibi kardeşlerimizle paylaşmaya devam edelim. Rabbimizin mağfiretine mazhar olmak için af yolunu tutalım. Kulluğun zirvesi olan ihsan bilinciyle dünyamızı güzelleştirip, ahiretimizi mamur kılalım” dedi.
“EY ZALİM, DOKUNMA MASUMLARA VE MESCİD-İ AKSA’YA”
İsrail'in abluka altındaki Gazze Şeridi'ne yönelik saldırılarına tepki gösteren Erbaş, Mescid-İ Aksa’nın kutsiyeti ve dokunulmazlığının hiçe sayıldığını dile getirerek, şunları ifade etti:
“Ne hazindir ki, yine bir Ramazan ayında selam ve barış yurdu Kudüs bir çatışma yeri haline getirilmek isteniyor. Miracın ilk durağı Mescid-i Aksa’nın kutsiyeti ve dokunulmazlığı hiçe sayılıyor. Müslümanların öz vatanlarında kendi camilerinde ibadet etmeleri engelleniyor. Ancak bilinmelidir ki, Kudüs, herhangi bir toprak parçası değildir, Kudüs, İslam yurdudur, darü-s-selam’dır. Tarih boyunca tüm dinlerin varlığını özgürce devam ettirdiği insanlığın ortak mirasıdır. Mescid-i Aksa, sadece Filistinlilerin değil, bütün Müslümanların harim-i ismetidir. Buradan sesleniyorum: Ey zalim! Bu azgınlıktan vazgeç! Sırtını dayadığın güç odaklarına güvenme! Babil, Roma gibi bazı dönemlerde yine bu tür azgınlıklar yapmıştın da başına neler gelmişti hatırla! Masumlara yaptığın zulüm yerde kalmaz, er geç seni bulur, tarihten ibret al! Aklını başına topla! Dokunma masumlara! Dokunma bütün Müslümanların ilk kıblesi, Miraç ve İsra yadigarı Mescid-i Aksa’ya. Ey zalim! Şunu asla unutma ki, tarih boyunca her daim zalimin karşısında, mazlumun yanında yer alan, hatta zulme, sürgüne maruz kalmış yahudilere bile kucak açmış olan aziz Milletimiz, dün olduğu gibi bugün de yarın da Kudüs’ün, Mescid-i Aksa’nın muhafazası ve barış yurdu özelliğini koruması yolunda mücadeleye hep devam edecektir inşallah. Allah zalimleri çok iyi bilmektedir.”