Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Hikmet Koçak, Kardelen TV’de İHA Bölge Müdürü Ayhan Türkez ile Erzurum Olay Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Esat Bindesen’in birlikte hazırlayıp sundukları Günden Özel programına katıldı.
Rektör Koçak, Kardelen TV’de gazetecilerin sorularını cevapladı. Prof Dr. Koçak, Atatürk Üniversitesinin köklü üniversiteler arasında yerini koruduğunu, Erzurum’da, bölgesine ve ülkeye büyük katkı sağladığını söyledi.
‘Atatürk Üniversitesi üniversite kuran üniversite statüsü kazanmıştır’ diyen Prof. Dr. Koçak, öğrencisiyle akademik kadrosuyla, çalışanlarıyla üniversitenin her yıl büyük bir ivme kazandığını söyledi.
AÇIK ÖĞRETİM GAKÜLTESİ
Görev süresi içerisinde yeni fakülteler kurulduğunu, Açık Öğretim Fakültesini bünyesine kattığını anlatan Prof. Dr. Hikmet Koçak, sporda, kültürel faaliyetlerde, sosyal etkinliklerde büyük bir yere sahip olduğunu anlattı.
Erzurum’un ve Atatürk Üniversitesi’nin özellikli yanlarından birinin de, Araştırma Hastanesi olduğunu. sadece Erzurum değil, bölgemizdeki ve yakın coğrafyadaki hastalara da sağlık hizmeti sunduğunu belirtti.
Koçak, şunları söyledi: “Gerek bölgemizde cereyan eden olaylarda, gerekse ülke içinde patlak veren terör olaylarında çok sayıda vatandaşımızın yaşamını yitirmesi ve çok sayıda asker ve polisimizin şehadet şerbeti içerek, dar-ı bekaya irtihal etmesi hepimizi derinden yaralamıştır.
Buradan yaşamını yitirenlere Allah’tan rahmet diliyor, kahraman şehitlerimizin aziz hatıraları karşısında saygıyla eğiliyorum. Zira şahit olduğumuz kanlı olaylarla hepimiz derinden sarsılmıştık.
Atatürk Üniversitesi olarak, milletimizin birlik ve beraberliğini, devletimizin bölünmez bütünlüğünü ve bölgemizdeki insanların huzur ve saadetini hedef alan her türlü saldırıyı esefle kınadığımızı, üniversitemizin, tüm mensuplarıyla devletimizin ve milletimizin âli menfaatlerinin tarafı olduğunu, buradan kamuoyuna duyurmak isterim. Böylesine seçkin bir zümreye hizmet edebilmek, böylesi bir kurumu yönetebilmek, kuşkusuz büyük sorumluluk ve özveriler gerektirmektedir. 7 yılımızın bu bilinç ve hassasiyetle geçtiğini söyleyebilirim. Bununla birlikte, nitelikliler zümresi olan üniversitemizde, eğitsel, sosyal, bilimsel ve teknik sorunları çözme gücüne sahip ciddi bir birikim ve alt yapı bulunduğunu; bunun da, yönetim erki olarak bizlere ciddi imkânlar ve rahatlıklar sağladığını belirtmek isterim. Görev süreci boyunca özellikle şu başlıklara azami ölçüde önem gösterdiğimizi de vurgulamak yerinde olacaktır. Çaba, üretme, güven ve başarı her daim el üstünde tutulmuş ve bu hasletler takdire ve taltiflere mazhar kılınmıştır. Kişiler yapabildikleriyle değerlendirilmiş, bir başkasının yaptıkları sayesinde kişilere değerler atfedilmemiştir. Nitelik, başarı ve katma değer üretme çaba ve çalışmaları her şeyin üzerinde tutulmuştur. Herkesin eşit imkânlara sahip olmasına ve kişinin herkesle aynı noktadan başlayıp, yetenek ve çabalarının kendisini götürdüğü yere kadar götürmesine imkânlar sunulmuştur. Yönetim erki olarak gerçekleştirmeye özen gösterdiğimiz bu düsturlar, zaman zaman bazı sorunların yaşanmasına rağmen, büyük ölçüde, bir ‘liyakat sistemi’ halinde başarıyla uygulanmıştır. Bu vesileyle, buradan 7 yıl boyunca birlikte çalıştığım tüm arkadaşlarıma teşekkür ediyor, ayrıca geçmiş yıllarda büyük emek ve özverilerde bulunan tüm eski rektörlerimize ve hocalarımıza da derin minnetlerimi iletiyorum.
7 YILLIK SÜREÇ
İzninizle ‘7 yılın değerlendirmesi’ başlığı altında üniversitemizin nereden nereye geldiğini, hangi kazanımları elde ettiğini, velhasıl gelişiminin hangi boyuta çıktığını, bir takım veriler ışığında ele almak istiyorum.
Öncelikle birimlerimiz bazında; Göreve geldiğimiz 2008 yılı itibariyle Atatürk Üniversitesinde 13 fakülte vardı, bugün ise fakülte sayımız 22, 2008’de 8 meslek yüksekokuluna sahip iken bugün üniversitemizde 12 meslek yüksekokulu bulunmakta, 2008’de üniversitemizde 6 enstitü varken, bugün 7 enstitüye sahibiz, 2008’de toplam 16 araştırma merkezi bulunurken, bugün toplam 23 araştırma merkezimiz hizmet vermekte, bilim üretmektedir. Tüm bunlara ek olarak, üniversitemizde ayrıca, konservatuvarımızın kurulduğunu da belirtelim.
ÖĞRETİM ÜYESİ SAYIMIZ 2610
Üniversitemiz “üniversiteler kuran üniversite” unvanı gereği, çok sayıda üniversitenin kurulmasında aktif rol almasına ve çok sayıda kurulu üniversiteye de yetişmiş akademisyen desteği vermesine rağmen, öğretim elemanı sayısı azalmamış, aksine artış göstermiştir.
Bugün ki öğretim elemanı sayımız 2 bin 610’dur.
ÖĞRENCİ SAYIMIZ 209 BİN 729
2008 yılı itibariyle 5 bin 879’u önlisans, 24 bin 149’u lisans, 2 bin 701’i lisansüstü olmak üzere toplam öğrenci sayımız 32 bin 729’di.
Bugün ise Atatürk Üniversitesinin öğrenci sayısı, gururla ifade etmek gerekirse, 137 bin 685’i Açık Öğretim, 71 bin 377 örgün olmak kaydıyla, toplam 209 bin 62’dir.
Bu rakam içinde, 101 bin 490’ı açıköğretimde olmak kaydıyla 114 bin 854 öğrenci önlisans, yine 36 bin 195’i açıköğretimde olmak kaydıyla 81 bin 703 öğrenci lisans, 12 bin 505 öğrenci de lisansüstü düzeyinde eğitimlerini gerçekleştirmektedirler.
Bu rakamlar içinde, 74 farklı ülkeden, toplam 2 bin 111 yabancı öğrencimizde eğitim almaktadır. Şu bilgiyi de paylaşmak isterim ki,
Bugünkü toplam öğrenci sayımız, 1957’den beri üniversitemizden mezun olanların toplam sayısına neredeyse denktir.Bir başka ifadeyle, Atatürk Üniversitesi mezunlarıyla birlikte, bugün sayıları 500 bine yaklaşan büyük bir aile konumundadır.
Yine, 2008-2009 öğretim yılında üniversitemize kayıt yaptıran öğrenci sayımız 9 bin 506 iken, 2015-2016 öğretim yılında kayıt yaptıran öğrenci sayımız, 69 bin 368’i açık öğretim olmak üzere toplamda 85 bin 854’tür.
Bir önemli veriyi daha paylaşmak gerekirse, Atatürk Üniversitesi, üniversiteye giriş sınavlarında ‘tercih edilme sayısı’ bakımından Türkiye’deki tüm üniversiteler arasında 2. sırada yer almıştır.”