Bitlis Valisi Ahmet Çınar, bugün DAEŞ, YPG, PKK ve FETÖ’nün bir olduğunu belirterek, “‘Gerilla’ deyip gönderdikleri hepsi ölüp gidiyor. Bir yerden dönmek gerekir, bizde bunun için mücadele ediyoruz. Bunun için canımızı vermek gerekirse vermeye de hazırız” dedi.
Bitlis ile Erzurum arasında oluşturulan ‘Gönül Köprüsü Buluşması’ kapsamında Bitlis Eren Üniversitesi’nde (BEÜ) gerçekleştirilen programa AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Vedat Demiröz, AK Parti Artvin Milletvekili İsrafil Kışla, Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen, Bitlis Valisi Ahmet Çınar, İl Emniyet Müdürü Fatih Kaya, İl Jandarma Komutanı Jandarma Albay Mustafa Gezer, kaymakamlar ve belediye başkanları, bazı kurum amirleri, iş adamları ve partililer katıldı. Halk oyunları gösterileriyle başlayan programda Bitlis Eren Üniversitesi öğretim görevlisi M. Törehan Serdar tarafından Bitlis’i anlatan slayt gösterimi yapıldı.
Ardından konuşan Milletvekili İsrafil Kışla, “Biz bu coğrafyada yaşadıkça, bölmeye çalışanların var olduğunu bilmemiz gerekir. Terörle 40 yıl mücadele veren bir ülke olduk. Bu bölge halkı terörden çok çekti. Bu sadece bölgenin değil Türkiye’nin derdidir. Biz terörün belini kırdık dediğimiz bir noktada başka bir terör örgütü 15 Temmuz’da bir darbeye teşebbüs etti. Milletçe birkaç saat içinde demokrasiyi ülkenin yönetimine teslim etmiş oldu. Batılı dostların sevinemediğini gördük. Türkiye’nin dostunu düşmanının ortaya koydu. Artık kendi göbeğimizi kendimiz keseceğiz. Bu birlik beraberliğimiz olduğu müddetçe piyonların istedikleri yerine gelmeyecekti. Bu bölgenin yeniden inşası devlet olarak kamu kurumları da üzerlerine düşeni yapacaklardır. Kamu ve özel sektörde elinden geleni yapmalıdır. 15 Temmuz ve 7 Haziran sonrası millet bayrağının yanında yer almıştır. Bu bölgede terörden etkilenen kardeşlerimize Gönül Köprüsü Projesi uyguluyoruz. 12 ilde uygulanan projede bu program Bitlis’te ilk defa gerçekleştiriliyor. Belediye başkanları ve iş adamları desteklerle yöre halkının memnun kaldığını görüyoruz. Kardeşçe gönülden gönüle çok güzel faaliyetlere vesile olacağına inanıyoruz” dedi.
“BUGÜN BİR BAŞLANGIÇ YAPIYORUZ”
Erzurum Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen ise, medeniyetler kenti Bitlis ile Erzurum’un gönül köprüsünün geçmişe dayandığını belirterek, “İnsanlık tarihi ile birlikte var olan medeniyetlerin birçok tarihi eser ile doludur. Erzurum için söylenen bir söz var. Keşfedilmeyi bekleyen güzellikler var. Bitlis’e de Allah’ın verdiği çok güzel nimetler var. Bunları tespit edersek şehirlerimiz bir varlıkla bollukla karşılaşabilir. Biraz düşünelim, fedakarlığımızı ortaya koyalım. Bugün buraya genel merkezimizin aldığı karar gereği iki şehir arasındaki kardeşliği oluşturmaya geldik. Biz biliriz ki kederler paylaşıldıkça azalır, mutluluklar paylaşıldıkça çoğalır. Yapılacak her yardım mutlaka karşılığını fazlasıyla verecektir. Bugün bir başlangıç yapıyoruz. Bitlis ilimizle kardeş oluyoruz. Çam sakızı çoban armağanı bir yardımla geldik. Bu yardımlarımızı artacaktır. Zaman zaman teşkilatlarda görevlendirildiğimiz sürece kararlara sadık kaldık. Vermekle azalmayacak artacağını biliriz. Biz de üzerimize düşeni yapmaya hazırız” diye konuştu.
“BU FEDAKAR MİLLET TERÖRÜ DE KÖKÜNDEN SÖKÜP ATACAK”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Bitlis Milletvekili Vedat Demiröz de, Bitlis’in kadim bir şehir olduğunu belirterek, “Tarihi 7 bin yıl öncesine kadar uzanıyor. Yaklaşık 10 bin metrekarelik bir şehir. Nüfusumuz 338 bin. 7 ilçemiz var. Bütün ilçeler apayrı güzelliğe sahip. Bitlis Kalesi, medreselerimiz var. Turizme çok yatkın Tatvan, daha sonra kurulmuş. Ancak Van Gölü’nün bütün güzelliklerini görebileceğiniz ilçemizdir. Ahlat ve Adilcevaz farklı güzelliklere sahip. UNESCO tarafından kabul edilecek güzellikte. Hizan Bediüzzaman Saidi Nursi’nin ilçesi. Mutki PKK’ya geçit vermeyen kahraman bir ilçemiz. Burada hayat şartları ve mevsim şartları çok sert. İlçelere ve köylere ulaşmak mümkün değildi. 2000’li yıllardan sonra yollarımız yeniden yapıldı. Köylerimizin halen eksiklikleri var. Eğitimde Bitlisli iş adamlarının destekleriyle iyi bir yerdeyiz. En büyük eksikliğimiz işsizlik. Bölgenin insanları çok çalışkan, ancak mevsim kısa olması nedeniyle bir şey yapılamıyor. Üretim çok az. Herkes devlet memuru olamıyor. TYÇP kapsamında 5 bin kişi çalıştırıyoruz. Bu ilin en büyük sorunu işsizlik. Adilcevaz’da ponza çıkıyor. Biz bunu işlemeden satıyoruz. İnşaat malzemesi olarak kullanılan bu malzeme üzerinde çalışılabilir. Madenlerimiz var. Nemrut Krater Gölümüz var. Termal kaplıcalar yapılabilir. Enerji üretilebilir. En uygun şekli ile bugün terör olmazsa turizm var. Kayakta iyi sporcular yetişiyor. Kış ve yaz sporlarına uygun alanlarımız var. Bisiklet yarışları, inanç turizmi olsun her şeye müsait. Tek sıkıntımız güvenlik. Bu ülkemizin 40 yıldan beri uğraştığı bir sorun. Bu fedakar millet terörü de kökünden söküp atacak. Bu coğrafya kardeşçe yaşadı, bundan sonra da yaşayacak” şeklinde konuştu.
“BUGÜN DAEŞ, YPG, PKK, FETÖ HEPSİ BİR OLDU”
Bitlis Valisi Ahmet Çınar ise Erzurum’la gönül köprülerinin geçmişte kurulduğunu hatırlatarak, “Kardeşlik bağlarımızı sıkılaştıran, bizi birlik ve beraberlik içinde yaşatan da bu şehitlerimizin bereketidir. Burada köprüler atıldı. Allah’ın izniyle hiçbir zaman kopmayacak. Müslümanlar kardeştir. Kardeşlik ilişkilerini geliştirmek için de demek ki gönül köprülerinin şehirlerarasında kurulması gerekiyor. Bunun daim olmasını diliyorum. Bitlis terörden yana çok fazla anılmaya başlandı. Burada şunu söylemek istiyorum. Bugünkü emperyalist devletler, ben buna mafya diyorum. Jandarma hukuki bir terimdir. Mafya kötülük yapar, öldürür, tehdit eder. Bunlar aslında bir devlet değil, terör örgütüdür. 100 yıl önce Çanakkale’ye ne için geldilerse bugün de İslam kalbine vuruş için Suriye’ye geldiler. Özellikle Kürt kardeşlerimizin bunu bilmeleri gerekir. ‘Demokrasi götürüyoruz’ diye gittikleri bütün toplumlar cehenneme döndü. Suriye, Yemen, Irak, aklınıza ne gelirse bunların büyük çoğunluğu Müslüman ülkeler. Birbirlerini kırdırırken madenlerini kullanmaya başlıyorlar. Bunu görmemek büyük bir ahmaklık. Bugün DAEŞ, YPG, PKK, FETÖ hepsi bir oldu. Mehmet Akif buna medeniyet denilen vahşet demiştir. Gerizekalı, ahmak, alçak bu örgütleri bizim üstümüze salıyorlar. ‘Gerilla’ deyip gönderdikleri hepsi ölüp gidiyor. Bir yerden dönmek gerekir, bizde bunun için mücadele ediyoruz. Bunun için canımızı vermek gerekirse vermeye de hazırız” diye konuştu.
Program, yapılan konuşmaların ardından karşılıklı hediyelerin verilmesi ile sona erdi.