ERZURUM (İHA) - Asgari Ücret Tespit Komisyonunun çalışmalarını ve asgari ücreti değerlendiren Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı ve Tüketiciler Birliği Federasyonu Üyesi Nihat Altay; “Asgari ücreti belirleyenler biraz empati yapsınlar” dedi.
Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı Nihat Altay konuyla ilgili olarak yaptığı yazılı açıklamada, “Asgari Ücret Tespit Komisyonu, 2013 yılında geçerli olacak yeni asgari ücretin belirlenmesi için 4 Aralık'ta görüşmeye başladı. Komisyonda 2013 yılının ilk ve ikinci 6 aylık dönemleri için yüzde 3 oranında bir artışla zam yapılması bekleniyor. Yapılacak bu zam asgari ücretle çalışanın hayatına hiç bir katkı sağlamayacağı gibi, komisyonda ilk altı ay için öngörülen artış oranı olan yüzde 3 rakamını daha yükseklere çekmek için yapılan mücadelede düşünülen rakamların üzerine çıkılmayacağı, komisyonda yaşanan pazarlıktan çıkacak sonucun asgari ücretliyi de, işçi emeklisini de tahmin etmeyeceği ortadadır. Kaldı ki bu rakam ilk altı ay için yüzde 5 olsa bile Türkiye şartları için yine yetersiz kalacaktır. Asgari ücrete verilecek yıllık bazda öngörülen yüzde 6 zam gerçekten çok düşük bir rakamdır” dedi.
ÖZELLİKLE DOĞUDA ASGARİ ÜCRETLE ÇALIŞAN İŞÇİ KESİMİ DAHA AĞIR ŞARTLARDA GEÇİMLERİNİ SAĞLIYORLAR
Memur-Sen tarafından yaptırılan açlık ve yoksulluk araştırmasının Kasım ayı sonuçlarına göre Türkiye'de 4 kişilik bir çekirdek ailenin tüketmesi zorunlu gıdalar için harcaması gereken tutarın bin 89 TL olduğunu ifade eden Altay, “Kasım ayında Türkiye'de 4 kişilik bir ailenin asgari şartlarda geçinebilmesi için harcaması gereken tutar (yoksulluk sınırı) 2.913,39 TL olarak belirlendi.
Bu durumda 800-900 lira maaş alan bir işçi aç kalacaktır. Özellikle doğuda asgari ücretle çalışan işçi kesimi daha ağır şartlarda geçimlerini sağlıyorlar. Batıda yaşayan vatandaş domatesin kilosunu 50 kuruşa alırken tüketici doğuda 1,5 lira ödüyor. Her evin tüketmesi gereken bir bağ marulun bu yaz 2 liradan aşağı düştüğünü görmedik.
Kamuda çalışan bir memur asgari ücretlinin en az iki katı maaş alıyor ve memurun her daim dile getirerek geçim sıkıntısı çektiğini biliyoruz. Memurla, asgari ücret alan bir işçi ev kirası, alışveriş yaptığı market, okul, yol masrafları ve yakıtta aynı şartlarda yaşıyorlar. Şimdi sormak gerekir; İki kat ve üstü maaş alan memurun aldığı para tatmin etmiyorken, aynı şartlarda yaşayan asgari ücretli ne yapsın?” diye konuştu.
Bugün Erzurum'un normal bir semtinde ev kirasının en az 400 lira olduğunu söyleyen Altay daha sonra şunları kaydetti; “Kışın yoğun geçtiği aylarda en az 250 lirada yakıt parası veren bir aileye okul masrafları, yol, elektrik su parasını da katarsan zaten asgari ücrete denk geliyor. Bunun yanında hastası, cenazesi, bayramı, kurbanı ve mecburi kıyafeti var. Kısaca eşi çalışmayan, evi kira, 2 çocuk okutup ve asgari ücretle geçinen bir ailenin bu parayla hiç bir şey yiyip içmemesi gerekiyor.
Geçen yıl doğuda yaşayan evi sobalı olan bir aile en az 2,5 ton kömür tüketti. Bugünün parasıyla 2,5 ton kömür 1.800 TL’ye yakın tutuyor. Asgari ücret alan bir işçi 1.800 TL’yi taksit yapsa bile ödemeleri çok ağır olur. Doğalgaz kullanıcılarının bu belirttiğim rakamdan daha fazla ödeme yaptıklarını biliyorum.
Tanıdığım birçok asgari ücretli sabah 08:00 akşam 10:00 saatleri arası çalışmaktadır. Bu ağır çalışma şartlarında asgari ücret, işçinin kendisi ve ailesinin tüm zorunlu ihtiyaçlarını karşılayacak şekilde yaşam standartlarında olması gerekir. Asgari ücretle çalışan birinin eline geçen miktar gerçekten insan onuruna yakışmayacak emeğin karşılığı olmayacak kadar düşük. Asgari ücreti belirleyen komisyondakilerin hakkaniyet ve adaletle bu olaya insani ve vicdani bakması gerekir. Ve empati yaparak bu ücrete nasıl geçinirim diye düşünmeleri gerekir.”