Akif’in Torunu milli ruhu anlattı

VEDAT İKİZOĞLU (İHA) - Araştırmacı-yazar Erdal Arslan'ın davetlisi olarak Kastamonu'ya gelen İstiklal Marşı'nın yazarı Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon, Türkiye'nin doğusunda yaşanan terör olaylarına büyük üzüntü duyduğunu dile getirdi.
Gezinin sponsorlarından Kurşunlu Han'da İHA muhabirine açıklamalarda bulunan Mehmet Akif Ersoy'un torunu Selma Argon, dedesi hakkında merak edilenleri cevapladı. Argon, ilk olarak dedesi Akif'in büyük önder Mustafa Kemal Atatürk tarafından İstanbul'dan Anadolu'ya çağrılmasıyla hiç düşünmeden ailesinden önde gördüğü vatanı, ülkesi için aynı saatte 'İstanbul'da işimiz bitti. Artık Anadolu'ya gitme vakti geldi. Oradaki işimiz daha çok zor olacak. Düşman her tarafta' diyerek yarı aç yarı tok, bazen yürüyerek, bazen atla, bazen arabayla Ankara'ya ulaştığını söyledi.

AKİF’İ GÖREMEMİŞ

Dedesini hiç görmediğini ifade eden Argon, annesinden, büyüklerinden, kitaplardan okuduğu kadarıyla bildiğini ifade etti. Argon, annesinin anlattığını göre, "Kendisini Anadolu'ya çağıran Atatürk ile kapıda karşılaşmış. Atatürk, dedeme büyük sevgide bulunmuş ve hoş geldin demiş. Atatürk'te başka yere gidiyormuş o yüzden 'daha sonra sizinle tekrar görüşeceğiz' diyerek ayrılmış Ankara'dan" dedi.
AKİF’İN İFADE ETTİĞİ MİLLİ RUH

Argon, Kastamonu'da dedesi Akif'in yakaladığı ruhu, canlılığı kendisinin de hissettiğinin altını çizerek, "Bana, hiçbir yerde görülmeyecek kadar büyük sevgi gösterisinde bulundular. Ankara'ya veya başka yerlere gidiyoruz. Törenlere katılıyoruz. Ama Kastamonu bambaşka geldi bana. Burada dedemin yakaladığı ruhu hissettim. Dedeme gösterilen sevgi aşırı derecede büyük. Benden imza almak isteyen öğrencilerin izdihamıyla karşılaştım" diye konuştu.
Argon, öğrencilerin büyük sevgisiyle karşılaştığını da anlatarak, "Vaktimiz kısıtlıydı. O yüzden herkesten adı, soyadı yazılı defterlerini istedim ve bu defterleri akşam imzalayıp tekrar geri gönderdim. Çünkü onların bana gösterdiği sevgi karşısında gerçekten duygulandım. Söz vermiştim çocuklarımıza. Şimdi onları ise İstiklal Marşını okurken daha başka duygularla, gür sesle okuyacaklar. Akıllarına yaşanan bu olay gelecek. Akif'in torununu gördük, konuştuk diyecekler" dedi.
Ilgaz Dağı'nı şarkılarda bildiğini, daha önce hiç görmediğini ifade eden Argon, bu vesile ile Ilgaz'ı da gördüğünü söyledi. Argon, Ilgaz'ın gerçekten görülmesi gereken nadide yerlerden bir tanesi olduğunu kaydetti. Kastamonu'da büyük sevgiyle karşılaştığını belirten Argon, dedesinin ne kadar sevildiğini zaten bildiğini söyleyerek, fakat Kastamonu'da dedesine gösterilen ilgi karşısında bu duyguyu daha farklı yaşadığını, dedesine gösterilen alakadan dolayı şaşkınlığını gözleyemediğini belirtti.
Kastamonu'nun en çok tarihi ve kültürel yapısının ardından havasını beğendiğini ifade eden Argon, Kastamonu'nun üzerinden adeta oksijen fışkırdığını, tertemiz bir havaya sahip olduğunu, bunun ise doğayla bütünleşince insanın ayrılası gelmediğini söyledi. Argon şöyle konuştu:
"İstanbul gibi bir yerde yaşayınca bunu daha iyi hissediyorsunuz. Oksijene doydum burada 1 hafta içinde. Doğası da çok güzel. Oksijen çarpıyor inanın yüzüne doğru. Zaten insan bir şehirden başka ne isteyebilir ki?"
KASTAMONU VE AKİF

Kastamonu'nun dedesine sahip çıktığını ve onu benimsediğini belirten Argon, dedesinin Kastamonu'dan başlamasının da bu yüzden tesadüf olmadığını belirterek, Kastamonu'da bir hareketlilik olacağını hissettiği için ilk olarak bu şehri ziyaret edip çalışmasına başladığını söyledi. Meydana dikilmesi planlanan Mehmet Akif Ersoy'un anıtı için açıklama yapmaktan kaçınan Argon, Anıtlar Kurulunda olumlu karar çıkmamasının belki başka bir türlü sebebinin olabileceğini belirterek, "İleride dikerler. Bundan bu kadarüzüntü duymayın. Zaten buraya gelenler o duyguyu, atmosferi yaşıyorlar. Başka türlü sebep çıkmış olabilir" dedi.
ATATÜRK YAŞASAYDI

Mustafa Kemal Atatürk'ün bu gün yaşasaydı ülkeyi bu hale getirmeyeceğini belirten Argon, Türkiye'nin doğusunda yaşanan terör olaylarının her Türk vatandaşına büyük acı verdiğini söyledi. Güneydoğu'da artan terör olaylarına da değinen Selma Argon şunları söyledi:
"Oralarda hayatını kaybeden Mehmetçiklerimize başsağlığı diliyorum. Zor şartlar altında görev yapıyorlar. Ama şehidimizin babası da annesi de çıkıp Vatan sağolsun diyebiliyor. Böyle bir milletiz biz. Bir gün bu terör bitecek buna inanıyorum. Orada şehit olan evlatlarımıza teşekkür ediyorum."
"Bugün yaşasalardı aynı görev yine verilirdi" diyen Argon, Atatürk ile beraberindekilerin o zaman omuzlarında büyük bir yük olduğundan şüphenin olmadığını belirterek, "Bu ülkeyi savaştan kurtararak devrimler yapmışlar. Kılık-kıyafeti düzeltmişler. Milletimize okumayı yazmayı öğretmişler. Fabrikalar kurmuşlar. Daha bunlar yaptıklarının en basit birkaç örneğidir" dedi.

Selma Argon, Kastamonu ve dedesi ile ilgili şunları söyledi: "Kastamonu'ya ilk kez geldim. Çocukluğumda Ilgaz şiirini okur ve dinlerdik. Ilgaz gerçekten çok yüce bir dağmış. Dedemin ben Kastamonu'da ne kadar çok sevildiğine şahit oldum. Efsane bir şehir Kastamonu ama geri kalmış bir şehir. Beton içersinde boğulan Tarihi evleriniz var. Kastamonu evleri canlansın. Çocuklarımıza, gençlerimize tavsiyem dedemin yazılarını okusunlar. Türkçesi sade ve anlaşılırdır. Annem anlatırdı vatanı, milleti için ailesini bırakıp Anadolu'ya, Kastamonu'ya vaazlar vermeye gelmiştir.
Atatürk dedemin Anadolu'da insanlarımıza verdiği vaazlar ile güç olmasını istemiştir. Atatürk ve dedem bugün sağ olsaydı dedeme yine aynı görev bugünkü Türkiye'de Atatürk tarafından verilirdi. Erken ayrıldılar aramızdan. İkisinin de bu ülke için yapacakları çok şeyler vardı."